Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"İftar soframızı bizlerle paylaşan milletvekillerimize meclisimizin 27. Döneminde yaptığınız hizmetleriniz için şahsım ve milletim adına ayrı ayrı hürmetlerimi sunuyorum.

Millete hizmet etmenin ülkenin geleceğinin biçimlendirilmesinin manevi hazzı bu görevi farklı bir yere taşıyor.

Haziran 2018’den bu yana yasama, denetim ve bütçe faaliyetlerini yöneten 27. Hükümetimiz tarihteki seçkin yerini almaya hazırlanıyor.

Yasamanın temsilcisi meclis ile yürütmenin temsilcisi Cumhurbaşkanının uyumla bir arada çalıştığı bir dönemi geride bıraktık.

Sistem ilk döneminde COVID-19 salgını, küresel savaşlar ile sınandı. Üstelik bir de 6 Şubat depremiyle karşı karşıya kaldık.

Bu depremlerde yakınlarını kaybeden pek çok milletvekilimiz olduğunu biliyorum. Kendilerine baş sağlığı diliyorum.

Diğer sınamalar gibi deprem felaketinin de altında kalmadık, Allah'ın izniyle kalmayacağız.

Evi kullanılamaz hale gelen vatandaşlarımız, kalıcı konutları kendilerine teslim edilene kadar bize emanettir.

Sistemin sağladığı hızlı karar alma sayesinde ülkemiz krizlerden çıkmayı başarmıştı. İnşallah deprem felaketinin üstesinden de geleceğiz.

Türkiye'nin bugün geldiği yer, geride bırakmakta olduğumuz ilk asrının zirvesi, bundan sonra hedeflediğimiz Türkiye Yüzyılı'nın ilk adımıdır.

Son yıllarda ardı ardına maruz kaldığımız sıkıntılar olmasaydı bugün hedeflerimize çok daha yakın olabilirdik.

Depremzedelerden isteyen kendi şehrindeki geçici barınma merkezlerinde isteyen 81 vilayetimizdeki kamu misafirhanelerinde, yurtlarda, kiralanan evlerde soframızı sürdürebilir. Ülkemizde milletvekilliği millete hizmet etmenin manevi hazzı bu görevi farklı bir konuma taşıyor.

Bu Meclis milli iradenin tecelligahı, Cumhuriyetimizin kurucusu ve 15 Temmuz destanının ayrılmaz parçasıdır. Bu dönemin bir dönem özelliği de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk Meclis'i olmasıdır. Henüz uygulamasını görmeden yeni yönetim sistemimizi karşı çıkanlar vardı.

Sistem ilk döneminde Covid-19 küresel salgınının pek çok savaşa ve ülke içinde bunların yansımalarıyla sınandı.

Adıyaman milletvekilimiz Yakup Taş kardeşimiz tüm ailesiyle birlikte o yaşadığımız büyük felakette hayatını kaybettiler. Tüm vatandaşlarımıza bu vesile ile tekrar Allah'tan rahmet diliyorum.

Rabbim ülkemizi her türlü afet, kazadan, beladan muhafaza eylesin diyorum. Deprem felaketinin altında diğer sınamalar gibi kalmadık, Allah'ın izniyle kalmayacağız.

Şehirlerimizi kısa sürede ayağa kaldıracak, insanlarımızın geleceklerine umutla bakmalarını temin edeceğiz. Ülkemiz küresel krizlerden en az kayıp, en çok faydayla çıkmayı başarmıştır. İnşallah deprem felaketinin de üstesinden aynı şekilde geleceğiz.

Cumhuriyetimizin ilk asrı da kendi içinde epeyce inişli çıkışlı geçti. Türkiye'nin bugün geldiği yer geride bırakmakta olduğumuz ilk asrın zirvesi bundan sonrası Türkiye Yüzyılı'nın ilk adımıdır.

Son yıllarda ardı ardına maruz kaldığımız sıkıntılar olmasaydı bugün hedeflerimize çok daha yakın bir yerde bulunabilirdik. Büyük ekonomilerin dahi altından kalkmakta zorlandığı dalgalanmaları biz avantaja çevirebiliyoruz. Ekonomimize kurulan tuzakları kendi modelimizle aşarken yine bunu yaptık. Depremin altından da Allah'ın izniyle bu şekilde kalkacağız.

Cumhurbaşkanı ve milletvekilleriyle milletin temsilcilerin dimdik durduğu, hedeflerine doğru emin adımlarla yürüdüğü dünyada hiçbir tuzağın Türkiye'yi yolundan çevirmeyeceğine, önümüzü kesemeyeceğini açık ve net bunu tüm dünyaya gösterdik.

2023'ü Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcı kılma kararlılığımızın gerisinde beraberce yürüttüğümüz çalışmalar var. İnşallah 14 Mayıs'tan sonra yeni dönem Meclis'imizde sizlerle ve aramıza yeni katılacak arkadaşlarımızla aynı kararlılıkla devam edeceğimize inanıyorum."

Hibya Haber Ajansı