FUE yöntemi saç ekimi pazarına yön verecek
Türkiye, saç ekiminde bayrağı bırakmıyor. Türkiye Sağlık Turizm Derneği’nin açıkladığı son verilere göre saç ekimi için seyahat eden 1 milyonun üstünde sağlık turistine ev sahipliği yapan Türkiye’nin bu alanda geçtiğimiz yıl 2 milyar dolar gelir elde ederek küresel pastadaki payını artırdığı kaydediliyor. Hastaların tedavilere yaptığı harcamaların yükselmesinin sektöre yön vermesi beklenirken, en çok tercih edilen saç ekimi yöntemlerinden FUE’nin (Foliküler Ünite Ekstraksiyonu) hem yerel hem de küresel pazarın büyümesini tetikleyeceği öngörülüyor. FUE başta olmak üzere saç ekimi tekniklerini son teknolojiden yararlanarak uyguladıklarını, bu sayede başarı oranını artırdıklarını söyleyen saç ve estetik merkezi Estemoon Kurucusu Uejd Dedaj, saç ekimine bağlı olarak ülkemizdeki sağlık turizminin dinamiklerini değerlendirdi.
Uejd Dedaj, “Ülkemiz, saç ekimi turizminde ivmesini her geçen yıl artırırken, güzellik ve estetik endüstrisindeki son trendleri takip eden bir klinik olarak kaliteli hizmetlerimizin bir sonucu olarak elde ettiğimiz yıllık yüzde 50 büyüme hacmimizle yerel pazarda önemli bir noktada konumlanıyoruz. Dünyanın birçok yerinden merkezimizi ziyaret eden sağlık turistlerinin saç dökülme problemlerine kalıcı çözümler sunuyoruz. Her hastayla birebir ilgilenerek tedavi sürecini konforlu deneyimlere dönüştürürken, en çok talep ettikleri yöntemleri son teknolojiyle harmanlayarak başarı oranı en üst seviyeye ulaştırıyoruz” dedi.
“Hastalar, kısa sürede günlük hayatlarına dönebiliyor”
Saç ekimi kliniklerinde iki ana tedavi seçeneği bulunduğunu aktaran Estemoon Kurucusu Uejd Dedaj, bu yöntemleri şöyle sıraladı: “Saç ekiminde sağlık turistlerinin en çok tercih ettiği folikül transferi, diğer adıyla Safir FUE ve doğrudan saç ekimi DHI yöntemlerini uyguluyoruz. Safir FUE tekniği, saç ekiminde doğal bir görünüm elde edilmesini sağlıyor. Bunun başlıca nedeni, çok önden veya geriden başlayan ön saç çizgisinin hastayı doğallıktan uzaklaştırırken Safir FUE’de ilk adımda ön saç çizgisi belirleniyor ve ardından saç dökülmesinin yoğun olduğu açık alanlar tek tek kapatılıyor. Saç kökleri muhafaza edilerek ekim yapılıyor. DHI yönteminde ise saç köklerinin doku dışında kalış süresi en aza indirilerek ekim daha sağlıklı bir şekilde gerçekleştiriliyor. Böylece köklerin canlı kalma oranı artırılıyor. İyileşme döneminin kısa sürdüğü her iki yöntemde de hastalar, günlük hayatlarına kısa sürede dönebiliyor.”
“Fiyat ve performans avantajıyla rakiplerimizden öne çıkıyoruz”
Uejd Dedaj sözlerini şu şekilde sonlandırdı: “Türkiye’de diğer ülkelere kıyasla daha uygun maliyetlerle saç ekimi yapılırken biz de yerli rakiplerimizden bu özelliğimizle bir adım öne çıkıyoruz. Piyasa koşullarından çok daha uygun fiyatlarla hizmet sunuyor, uzman ekibimizle birlikte yüksek performans sergileyerek her yıl yüzlerce hastayı hayal ettikleri görüntüye kavuşturuyoruz. Mükemmelliği çalışma ilkesi edinerek, hastalarımıza garanti sonuçlar vaat ediyoruz. Gelecek dönemde daha çok sağlık turistine hizmet vererek hem pazar payımızı artırmayı hem de ülkemizi uluslararası arenada temsil etmeyi hedefliyoruz.”
Hibya Haber Ajansı