Davutoğlu: “Türkiye’de bir ekonomik politik kriz var”

Geçen hafta Gazze konusunda da Cumhuriyetin kutlamaları konusunda da toplumsal kutuplaşmanın kötü bir örneğinin görüldüğünü belirten Davutoğlu, “Gazze konusu söz konusu olduğunda, Filistin söz konusu olduğunda bir grup açık bir şekilde İsrail yanlısı bir tavır aldı. Bizler ilk günden itibaren Filistin davasını savunduğumuz için üzerimize acımasızca geldiler. Bir grup objektif görüntü altında mazlumla zalimi eşitledi ve her ikisi de suçlu ya da her ikisini de lanetlemek lazım dedi. Bir grup, bekledi bekledi bekledi 18 gün sonra İsrail zulmünü lanetleyip bir miting gerçekleştirdi, iktidar. Eskiden Cumhuriyet Bayramı kutladığımızda hiçbir ayrım gözetmeden omuz omuza verirdik. Maalesef iktidar 18 gün sustuğu Filistin konusunda Cumhuriyet Bayramının hemen öncesinde Sayın Erdoğan konuştu, bir miting tertip etti, sadece Cumhur İttifakı’na açık bir miting, başka kimseyi davet etmedi. Ama öyle bir günde miting yapıldı ki, aynı gün bir tarafta Gazze mitingi, diğer tarafta Cumhuriyet kutlamaları. Muhalefette ise, açık ifade edeyim, Hamas’la İsrail’i, işgalcilerle işgal altında olanları, zalimlerle mazlumları bir araya getiren yorumlar yaptılar. Esefle söylüyorum, her ikisi de terördür diyen Ortadoğu’yu ve hukuku bilmiyor demektir.” ifadelerini kullandı.

Gazze’de dünya kamuoyun da ikiye ayrıldığını ifade eden Davutoğlu, “Bir savaş ki hastanelere bombalanıyor, camiler bombalanıyor, hadi gidin sığının dedikleri mülteci kampları bombalanıyor. Nedir bu, Filistinlilere ne mesaj verilmek isteniyor? Diyorlar ki, yerin üstü size haram, yerin altına girin. Onlar da yerin altına girdiler, tünel kazdılar, orası da haram, sizin için tek şey var, ölüm. Birleşmiş Milletler’den iki gür sesi sizinle paylaşmak istiyorum. İki ses, bu boşluğun içinde insanlık vicdanını dile getirdi. Birisi Antonio Guterres, çok değerli bir dostumdur Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiserliği’nin New York temsilcisi Craig Mokhiber, bir insan hakları savunucusu, 40 yıldır Filistin’le ilgileniyor. Bir tarafta bu ses, Birleşmiş Milletler’den vicdanın sesi, bir tarafta da Biden’ın sesi, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Biden. Birçok Batılı lider dün açıklamalar yaptılar, efendim, Gazze’de ateşkes için vakit erkenmiş. Yani şunu demeye çalışıyorlar: Yeteri kadar insan ölmedi daha, yeteri kadar kadın-çocuk ölmedi, yeteri kadar vahşet işlenmedi.” şeklinde konuştu.

12. Kalkınma Planının Meclis’te Plan Bütçe Komisyonunda sadece iki gün tartışıldığının altını çizen Davutoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Meclis’te de 1 gün değil mi arkadaşlar, 2 gün de genel kurulda. 10. Kalkınma Planı ile 12. Kalkınma Planı arasındaki 11. Kalkınma Planının döneminde uygulanan suçları örtbas etmek. Suç diyorum bakın gerçekten suç. Ben 9. Kalkınma Planı oluşturulurken Dışişleri Bakanıydım, 10. Kalkınma Planı ilk 2 yılda uygulamadaydım. 9. Kalkınma Planı sonrasında döneminde 2023 hedefleri ilan edildi. 2023 hedeflerine göre 2 trilyon gayri safi milli hasıla olacaktı. Şimdi 1 trilyon 72 milyon dolar civarında. 2028 hedefi ise 2 trilyon 700 milyar. 2016’da bu hedeflere doğru yaklaşıyorduk, ama 11. Kalkınma Planında gayri safi milli hasılamız düştü. Türkiye’de bir ekonomik kriz var deniyor yok arkadaşlar, Türkiye’de bir ekonomik politik kriz var. Ekonomik kriz olsa sadece çözmek kolay, ama bir ekonomik politik krizle karşı karşıyayız.”

“Can Atalay, fikrine katılırsınız-katılmazsınız, ona karşı da konuşabilirsiniz, onun lehine de, ama milletin iradesiyle seçilmiş bir milletvekilini hapishanede tutamazsınız.” diyen Davutoğlu, olayla ilgili  “Anayasa Mahkemesi karar alıyor hak ihlali kararı. Yani bu, şu demek: Dönsün, görevine başlasın, gelsin Meclise. Mahkeme bunu tanımıyor, bir da Yargıtay’a gidiyor. Yani hukukta hiyerarşi kalmamış. Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karaların bağlayıcılığı söz konusu değil, çünkü paralel Anayasa Mahkemesi var bir yerlerde, paralel bir hukuk var, paraların döndüğü, masumların cezalandırılıp eli güçlü olanların, işte tam da o ilahi hüküm, eğer bir yerde güçlüler hukuktan kurtulup zayıflar hukukun oltasına takılıyorsa, orada adalet olmaz, adaletin olmadığı yerde de bereket olmaz.” diye konuştu.